Hayat, türlü kılıklara
girip dört bir yandan saldırır her gün ve öyle bir gün gelir ki dayanamaz olur
insan; artık taşıyamadığı yüklerden, kaldıramadığı sorumluluklardan,
yabancılaştığı insanlardan kurtulmak, ardına bile bakmadan kaçıp gitmek ister. Çoğu
zaman lafta kalır bu istek. Diline dolanan ve kendini tatmin ettiği bir yalan
olmaktan öteye gidemez. Çekip gitmek o kadar kolay değildir. Ne kadar
hırpalarsa hırpalasın toplum görünmez ipleriyle kendine bağlamıştır insanı.
Ancak ya toplum keserse
bu ipleri. Ya bir balgam gibi tükürüp kurtulmak isterse sizden. O zaman ne
yaparsınız? Nereye gidersiniz?
Boone, doktoru
Decker’dan onlarca insanın katili olduğunu öğrendiğinde gidebileceği tek bir
yer olduğuna karar verir. Burası fiziksel dünyanın ötesindedir. Ancak önüne
atladığı kamyon gitmek istediği bu yere, ölüler diyarına kadar götürmez onu.
Azrail’in listesinde sıra ona gelmemiştir henüz.
Hastane odasında, beyaz
duvarların arasında yatarken sığınacağı bir başka yerin adı çalınır kulağına.
Burayı daha önce de duymuş ama umursamamıştır. Oysa artık durum farklıdır.
Boone günahlarla yüklüdür. Ve adını duyduğu bu yer, gerçek ya da hayal ürünü ne
günah işlemiş olursanız olun affedilebileceğinizi vaat etmektedir.
Boone… Doktoru
Decker’ın, sevgilisi Lori’nin, hatta son çaresi ölümün bile dışladığı Boone
daha önce acı çekenlerden işittiği bu yere gitmeye karar verir.
Bu yer Midian’dır.
Ancak Midian’a kabul
edilmenin şartları vardır. Canavarsanız sorun yoktur. Ama eğer değilseniz…
Geriye tek bir seçenek kalmaktadır. Avcı değilseniz avsınızdır. Gecedölü
değilseniz etsinizdir.
Biri ya da öteki.
Boone hasta ruhlu bir
katil olduğunu düşündüğünden tereddüt etmez ve yaşayanların umursamadığı
canavarların, görmezden gelinen dışlanmışların, farklı oldukları için
lanetlenip nefret edilenlerin diyarına doğru yola koyulur.
Midian’a doğru.
Barker bu romanıyla
bize aslında insanlar ve canavarlar arasındaki çizginin ne kadar da ince
olduğunu gösteriyor. Ve bu iki türün aslında ne kadar sık yer
değiştirdiklerini.
Bazen kurtların kuzu,
kuzuların da kurt postuna bürünebildiklerini.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder