Ortada miras
bırakılan bir ev ve bu eve yeni bir başlangıç yapmak için taşınan birileri (özellikle
de sorunlu bir aile) varsa o film tam benliktir.
İşte Korku Evi de (House) buna benzer bir konuya sahip:
Roger Cobb
korku romanları yazan bir Vietnam gazisidir. Ancak son romanı Kar Dansı’nın
yayımlanmasının üzerinden üç yıl geçmiştir. Aynı kitap için imza günü
düzenleyip durmaktan sıkılan yayıncısı kafasının etini yemektedir. Artık yeni
bir şeyler yazmasının vakti gelmiş de geçiyordur. Her ne kadar yayıncısı karşı
çıksa da Roger, Vietnam'da yaşadıklarını anlatan bir roman yazmaya karar verir.
Bu arada kendi isteği ile yaşayanların dünyasından ayrılan halası perili
olduğuna inandığı evini Roger’a bırakır.
Roger
çocukluğunu geçirdiği bu eve taşınıp yeni romanı üzerinde çalışmaya koyulur. Yazarımızın,
meraklı bir komşudan daha büyük sorunlarla karşı karşıya olduğunu anlaması uzun
sürmez. Geçmişin hayaletleri peşine düşmüştür. Oğlunu elinden alıp karısından
ayrılmasına sebep olan bu hayaletler hiç de tatmin olmuşa benzememektedirler.
Roger bu tuhaf
evde bir yandan romanını bitirmeye, bir yandan da hayaletlerden kurtulup
ailesini yeniden bir araya getirmeye çabalayacaktır.
1986 yapımı
olan House devam filmleri (hatırladığım
kadarıyla) kendisi kadar iyi olmayan ve korkutmaktan çok eğlendiren bir film.
Yine de "80'lerde korku sineması" denilince akla gelecek ilk
filmlerden biri kuşkusuz.
Siz de “Korku
filmi dediğin evde geçer,” diyenlerdenseniz bu film tam sizlik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder